"ŞARK TİCARET KUMPANYALARI Ya da ÖNCÜ İŞGALLER

"ŞARK TİCARET KUMPANYALARI"ya da ÖNCÜ İŞGALLER !

"Avrupalılar,yıllardır bize şu yada bu şekilde İktisadi meselelerde göşterişli yardımlarda bulunuyor gibi görünüyorlar,oysa ikdisadi tutsaklıklarla bizi felce uğratıyorlardı.Öteden beri bize bazı şeyleri vermiş gibi,bizim bazı haklarımızı tanımak gibi vaziyet alırlar, gerçek ise İkdisaden bizim elimizi kolumuzu bağlamaktır. Bu alçak tutsaklığa göz yuman Devlet Yönetenleri ise hallerinden pek hoşnuttu. Çünkü onlar, kendi şahsi menfaaetlerini, kendi ceplerini düşünerek şaşaalı hayatlarını düşündüler ! Lakin TÜRK Ulusunun geleceğini yoksulluk, çaresizlik çukuruna atmışlardır.  Bunlar,  TÜRK Ulusunun İkdisadi mahkumiyetine göz yummuş yada kavrayamamış bedbaht mahluklar idiler !"  16 Mart 1923 GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA  1823 Tarihinde Viyana'da toplanan Avrupa Birliği Üye Devletler diplomatları ,diplomasi tarihine "Şark Meselesi" olarak da giren hedefleri belirlemişlerdi. Avrupalıların Şark olarak hedeflediği Coğrafya tamamen Türk Devleti İmparatorluğunun sınırları içindeki topraklardı. Balkanlar(Rumeli), Kafkaslar, Ortadoğu(Hicaz), Kuzey Afrika(Mağrip), Anadolu(Türkiye). Avrupalı diplomatların uzlaşmalarıyla sonuçlanan toplantıda,"Şark Ticaret Kumpanyaları"nın, Şark topraklarında sınai, ticari her alana girmesinin önünü açmayı kararlaştırdılar. İngiliz Diplomat "Şark meselesinin çözülmesinde , demiryolları "yivli toplar"dan daha müthiş iş görecektir"diyerek, ulaşılacak hedefi belirlediler !  1839 ve 1956 yıllarında Türk İmparatorluğuyla Avrupa Birliğine giriş normları(!)(Tanzimat ve Islahat)imzalandı.TÜRKİYE Devleti(K.1077)çeşitli bahanelerle Avrupalı Bankerlere hızla borçlandırıldı. Bu arada sözüm ona "özgürlük ve demokrasi"kavramlarıyla çıkarttırdıkları isyanlarla Türk İmparatorluğu toprak kaybetmeye başladı.1856 da İngiliz sarmayedarlı Ottoman Bank(Bank-i Osmani),1863 de eşit ortaklıkla Fransız sermayesiyle Bank-i Osman-i Şahane oldu. Artık Türk İmparatorluğunun bir nevi Merkez Bankası, İngiliz Fransız sermayedarlarınındı. Her türlü Ekonomik hak ellerindeydi.  Yıl 1876,Türk İmparatorluğunun bütün finans, parasal hareketlerini tamamen ele geçiren, Hazinesini kontrol altında tutan "Garp Meselesi" Sermayedarları olunca ,Türkiye Devleti iflasını ilan etti. Yıl 1881, Avrupa Sermayedarlarının tüm hak ve alacaklarını tahsil etmek amacıyla Bank-i Osman-i Şahane, Duyun-i Umumiye İdaresini'nin kurulmasını sağladı. Duyun-i Umumiye İdaresinin tüm üst düzey yöneticileri Avrupa Birliği Komiserleridir. Eee..artık bundan ötesi gel gel "Şark Meselesi" gelll, batan geminin malları bunlar Şahane-i İdaresine döndü(!)....Haçlılar ezeli TÜRK düşmanlıklarını, kinlerini, intikamlarını "Şark Meselesi" örtüsü altında adım adım gerçekleştireceklerdi.. Yıl 1889!Fransa Maliye Bakanlığı Müşaviri ve Avrupa Devletlerinin İstanbul'daki Duyun-u Umumiye-Dış Borçlar Hesap Komisyonu Başkanı olan Daniel Ducaste Paris'te yapılan Genel Toplantıda(bu sözlere dikkat)  "Şimdi Türkler, hızla borçlanmaktadırlar. Ancak Türkler, 25 yıl sonra, ( Çanakkale'ye kuduzgan saldırılarına denk geliyor.Ne isabet değilmi?") anlayacaklar ve Türklerde, borçlanmaya ve bizim menfaetlerimize karşı sert muhalif unsurlar çıkacaktır. İşte o zaman,gerek alacaklarımız ve gerekse faizleri tehlikeye düşecektir(bu sözlerede özellikle dikkat)). Bu nedenle; Türkiye Devletinin maliyesi, ekonomisi, hazinesi ve tüm servetleri üzerindeki bizim hayati çıkarlarımızı koruyacak,  TÜRK YÖNETİCİLERE ihtiyacımız olacaktır. Ben, bu içlerinden seçerek yetiştireceğimiz "yerli  misyonerler"in; davamıza bizden ve bizim yapacağımız siyasi baskılardan çok daha faydalı olacakları inancındayım. Bunlar;TÜRK Milletine karşı kendi dillerinde ikna yöntemleriyle yaklaşacaklardır. Bu, "YERLİ MİSYONERLERİMİZ"; alacaklarımızın ve hayati menfaatlerimizin, tüm Anadolu ve Ortadoğu topraklarında bir yada bir kaç yüzyıl, teminatlerimizin en önemli koruyucuları olacaklardır.""  İşte Fransa Maliye Bakanlığı Müşaviri Mösyö(!)Daniel Ducoste'nin bu müstesna(!)projesi hemen benimsenerek, daha çocukluktan belirlenen bu Türkleri(!)hızla Avrupadaki okullarda yada Türkiye Topraklarında açtıkları Yabancı okullarda birinci kuşak "Yerli Misyonerler"ini  yetiştirdiler  ..  1900 lü yıllardan itibaren TÜRK Devletinde , İdari, Siyasi, İkdisadi, Askeri yönetim kadrolarına yerleştirildiler!!!Yalılar, şaşaalı hayatlar, ceplerde kese kese çil çil altınlar, ohh ne ala ne ala !! (Günümüze ne çok benziyor değil mi?) Bank-i Osman-i Şahane ile Duyun-i Umumiye İdaresi, artık Türk Devleti İmparatorluğunun; İkdisadi, İdari, Askeri ve Siyasi her alanında Avrupa "Şark Ticaret Kumpanyaları"nın geniş alanlara yayılmasını sağladı.  Duyun-i Umumiye İdaresi aslında Hükümet içinde gizli bir Hükümet oldu..  TÜRKİYE Devleti'nin,çok geniş sınırları içinde yayılan Duyun-i Umumiye Teşkilatı'nın Genel Merkesi İstanbul olmak üzere 720 Şubesi,6000 personeli var.TÜRK İmparatorluğu,Duyun-i Umumiye Nezareti(Teşkilat) ve Duyun-i Umumiye Müdüriyetlerine bölündü. Binlerce yerli, yabancı Müdür, Mühendis, Müfettiş ve diğer alt personelle harıl harıl binlerce yıllık TÜRK Topraklarının, yer altı, yer üstü kaynaklarının Avrupalı Sermayedarların "Şark Ticaret Kumpanyaları"da denilen Şirketleri tarafından sözüm ona işletiliyor,Türklere ekonomik refah sağlıyordu. Aslında gizli İmtiyaz devirleriyle ele geçiriliyor. Duyuni Umumiye Teşkilatının yüzlerce şubesi, Haçlıların Türk topraklarındaki resmi Kaleleri, Sivil görünümlü Askeri Karargahlarıydı. Demiryolları Kumpanyaları başladı.Türkiye'nin vadileri nehir havzaları el altından"Şark Ticaret Kumpanyaları"na sessizce devredildi. Yıl 1900! "Societe Ottomane du Chemindifer Smyne-Cassaba et prolongement" isimli Fransız Sendikası 600 km.genişliğindeki verimli Gediz Nehri Vadisini Soma'dan, Bornova'ya, Afyon'dan Marmara Denizine kadar olan alanının imtiyazını aldı. Fransız "Dumary"Şirketi ana hat 440 km olan Çoruh Nehri Vadisinide içine alan "Samsun-Sivas", "Tokat-Çorum"alanlarının imtiyazını aldı. Yıl 1903!Fransa Maden Ocakları imtiyazlarını aldı.Zonguldak'ta "Ereğli Şirketi" ismiyle kömür havzalarını, Aydın'da "Balya-Karaaydın" Şirketi ismiyle, gümüşlü kurşun, linyit, manganez, bakır maden ocaklarını, Ergani ve Maden'de Bakır Madenlerini, Aladağ'da Maden ocakları sözüm ona görünüşte işletmek amacıyla el altından devredildi.  Yıl 1904! İngiliz Şirketi  "The Ottoman Railwy from Smyrna to Aidin"(İzmir-Aydın), 512 km lik alanı içine alan Dinar, Ödemiş, Tire, Denizli ve Menderes Nehri Vadisinin tamamının imtiyazlarını aldı..  Yine İngilizler "The Orient Carpet Manufarturers Ldt." Kumpanyası(Şirketi)tamamen İngiliz Sermayedarlara ait Doğu Halı Kumpanyası'da denilen, Anadolu'nun tüm halı dokuma tezgahlarını çökerterek Halı dokuma imtiyazlarını aldı. Bu İngiliz Ticaret Kumpanyası Bandırma, İzmir, Uşak, Giresun, Afyon'da ihraç amaçlı halı fabrikaları kurdu. Yıl 1912 !! İzmir'de İngilizler "The Smyrna Fig Packers Ldt." Kumpanyası(Şirket)kurarak Türkiye'nin bütün İncir İhracatı imtiyazını aldı. İngilizler "Abbols Emercy Meines Ldt." Kumpanyası ile Aydın ve civarında Zımpara Maden İşletmesi kurarak, Türkiye'de Zımpara Madenlerinin imtiyazını aldılar !!(Buraya dikkat).. "The Boraxs Cons Ldt." İngiliz Kumpanyası Türkiye'de Boraks Madenlerinin tüm imtiyazlarını alarak ele geçirdi !!O dönem Türkiyede çıkarılan Boraks Madeni ile İngiltere Dünya Boraks Madenlerinin yarıdan fazlasını tekeline aldı !!  Yıl 1913 !!TÜRKİYE Eczanelerinin tüm imtiyazları "Droguerie Centrale" Kumpanya (şirket)Tröstlerine geçti..  J.W.Vhital Amerikan Merkezli Şirket Bütün Türkiye'nin tahıl ve her türlü gıda maddelerine ait imtiyazları aldı.Bu Ticaret Kumpanyası(şirket)nın en büyük imtiyazı ise tüm Anadolu Köylüsü ile Türk Hükümeti arasında da aracılıktı.Yani Türk Köylüsü asla bu şirketi aşarak Hükümet yetkilileriyle görüşemiyordu !! Valiler,Kaymakamlar dahil !  Yıl 1913 !! "Societe İmperiale Ottamene Cointeresse de Docks", "Arsenaux et Constructtions Navales" ve "Armstrong Viters" Ticari Kumpanyaları, Türkiye Hükümeti ile yaptıkları anlaşmayla İstanbul ve İzmit'te Savaş ve Ticaret Gemileri yapılması adı altında Tersane İmtiyazlarını aldılar !!  VEEE SONUÇ !!!  Şimdi birileri derler ki; "Ee canım bütün bunlar tarihte kaldı, şimdi bizler onlarla can ciğer müttefik dostlarız."  "Öyledir tabii(!)ona ne şüphe a iki gözüm! Daha dün 24 Nisan 2011,bütün bu can ciğer dostlarla(!) ÇANAKKALE'de törenler yaptık ya! Onlar dedelerine her sene okyanuslar ötesinden gelip "Şafak Ayinleri" yaparlar salya sümük, hemde hiçç tınmadan bastıkları o toprakların altında binlerce ECDADIMIN kemikleri varken !!!Hele hele taa Avustralya'dan gelen Anzakların torunları Çanakkale'de can veren dedelerine ağlaşırken, sizlerde orada kanlarıyla, canlarıyla Çanakkale'de ŞEHİT olan 250000 Ecdadımıza ağlamayı unutupta hüngür hüngür ağlaşan Yedi Düvelin torunlarının dedelerine ağlarsınız YA !!!!!  Kendi dedelerinizi unutup,yedi düvelin dedelerine ağlarken!! Hiç mi birtaneciğinizin de aklına gelmez "İyide sizlerin dedelerinin ne işi vardı Çanakkale'de? " Diye bir soru sormak???? Aslında büyük misafirperverliğimizi (!)göstermek için ki çookkk büyük "demokratiklik" olur!!Tam da "demokratik çadırların" kurulduğu bu aylarda! Onları, 22 gün geceli gündüzlü devam eden SAKARYA Meydan Muharebelerinin Cephelerinde, DUMLUPINAR; KOCATEPE, AFYON Savaşlarının Cephelerinde de yine onların oralarda ölen dedelerine ağlaşarak ağırlayın YA !! Hem zaten kumpanya kumpanya HES lerle, yine Anadolu'nun Vadilerindeler !!Çiçekler topluyorlarrr, dereler yataklarında akmayı şaşırmışlarrr, derelere "ıslahat ve tanzimat" yapıyorlarrr!!Ormanlar vahşileşmişlerrr, vahşi ağaçlarını kese keseee onları uygarlaştırıyorlarrr!! Ne kadar kanka olduk bee!! Helalll.. Bu Ehl-i Saliplerin torunlarının, "özgürlük ve demokrasi" getire getire kumpanya kumpanya dağıttıkları Ecdatlarının (ki senindi) TÜRK İmparatorluğundan, "sehven" katlettikleri, katlettirdikleri en az 8 milyon ve "sehven" tehcir ettikleri ettirdikleri en az 10 milyon öz be TÜRK dedelerimiz, ninelerimizin "özgür ve demokratik" leştirilmesiyle kurdukları 56 güdümlü ülkeciklerden sonra, senin elinde kalan TÜRKİYE'yi de, taşıdıkları genleri gereği kumpanya kumpanya "özgür ve demokratik" leştirmeyeceklerinden ne kadar eminsiniz??Aaaa onlar daima TÜRKLERİN İdaresi altında ezilen mazlumlardan (!)yanaydı di mi!!Affedersiniz(!)...Çoookkk merhametlilerrr çokkk !! Ne diyelim !! "Şark Ticaret Kumpanyaları" nızla kumpanya kumpanya "kumpas"lar !!  Tarih böyledir işte!! Döne döne tekerrürr ederrrr..  Sıra yine geldi "Er Maydanları"na? ..Tarih buu, ne yapacağı hiiççç belli olmaz!!! Saygıyla..  Gülsev Eyüboğlu  25 Nisan 2011