Bu Blogda Ara

23 Ekim 2014 Perşembe

OĞUZ KAĞAN ve BOZKURT..

OĞUZ KAĞAN VE BOZKURT..

"Oğuz Kağan gazaba gelerek,asker ile bir dağın eteğine geldi.Otağını kurdurdu ve sessizce uyudu.Tan ağarırken,Oğuz Kağan'ın Otağına güneş gibi bir ışık girdi.

O Işıktan Gök tüylü ve Gök yeleli bir Bozkurt çıktı.
Bu Bozkurt,Oğuz Kağan'a Uludu."Ey Oğuz,sen düşman üzerine yürümek
istiyorsun !Ey Oğuz,ben senin önünde yürüyeceğim.dedi.

Oğuz Kağan Otağını dürdürdü ve gördü ki,Askerin önünde Gök Tüylü,Gök Yeleli Bozkurt yürümektedir ve Bozkurt'un ardı sıra kendi Ordusu yürümektedir.
Gök Tüylü,Gök Yeleli Bozkurt;üç gün sonra durdu.Oğuz Kağan ile Ordusu da
durdu..

İtil Müren'de 7 gün Kana Kan Savaş oldu,gök çöktü yer yarıldı,düşman yok edildi.
Oğuz Kağan yine Gök yeleli,Gök Tüylü Bozkurt'u gördü.
O Bozkurt,Oğuz Kağan'a Uludu"Eyy Oğuz,sen şimdi Ordunla buradan yürüyerek Budunlarını,Tiginlerini götür,ben yine senin önünden sana yol göstereceğim."
Tan ağarınca,Oğuz Kağan gördü ki,Bozkurt;Askerin önünde yürümektedir.,İlerledi."

BOZKURT Biz TÜRK'lerin Tuğ'udur..!
Mitolojiler,her Ulusun Söylence Tarihidir..
Gök Gözlü Başbuğ ATATÜRK'ÜMÜZÜN,çalışma Masasında Bozkurt Biblosu bulundurduğu artık( birileri gizlese de)anıyla şanıyla gerçektir.




VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN..
Saygılarımla..
Gülsev EYÜBOĞLU
22 Ekim 2014

20 Ekim 2014 Pazartesi

MÜSELER..

Müseler..
Antik çağların düşün felsefesinde şiir esinleyen göksel kadınları..
O dönemin düşünürlerinin gözdeleri;kendileri görünmeyen ancak insanlığın sanatsal hünerlerinin Tanrı tarafından müseler aracılığıyla insanlığa armağan olarak gönderilen göksel kadınlarıdır..Müseler,kalplere girerler,kalplerde sevgi kanallarını açarlar..Kanalları açılan sevgi dereleri beyine akar,dilde nehir olurlar..
Şiir söylence de şarkı olur,kalemler de yazı olur,yazılar bütün nehirlerin toplandığı okyanuslardır..
Müseler bellek açıcıdırlar..Bellek açıcı Mnemosyne,Müselerin Anasıdır.
Müzeler isimlerini aslında Müselerden aldılar..
Müzeler,geçmişimizin bellek açıcılarıdır..
Müzeler de ,Müseler Lir çalan kadınlar olarak tasfir edilirler..
Mitolojinin göksel kadınları,antik çağlarda mı kaldılar ?
Yoksa halen daha insanlar farkında olmadan birbirlerine"ilham perilerin mi geldi "
şakaları,göksel kadınlar Müselerin bellek çağrılarımıdır ?
Çağımız da insanlığın düşün bellekleri kilitleniyor:
Başkalarının beyinleriyle düşünen insanlar tehlikelidir..
Ülkemiz de düşünce;medya aracılığıyla yok ediliyor..
Ortak bellek parçalanıyor..Ortak düşün belleği var olmaktır.
Düşünceleri yok edilen insanlar,tehlikeli köle sürüleridir..
Lir çalan göksel Kadınlar,düşün felsefesinin esinlerinin var olduğu yer
Anadolu'dır..Yurdumuz,güzel yurdumuzun düşün esintilerini yok ettirmeyelim..
Müse'lerin varlığını hissedelim,kalplerimizde sevgi derelerinin beyinlerimizde çağlayanlar olmasını müsaade edelim..
Şakacı Müse'lerin düşün esintilerinden..Öylesine işte !
Saygılarımla
Gülsev Eyüboğlu..

19 Ekim 2014 Pazar

GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA'NIN ÇALIŞMA ODASI..!

GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA'NIN ÇALIŞMA ODASI...!
12 Mayıs 1921 Günü Gök Gözlü Gazi Mustafa Kemal PAŞA ile
görüşen Mısır Prensesi Kadriye Hüseyin Hanımefendi'nin Nisan-Haziran 1921 Tarihlerinde TÜRKİYE'de kaleme aldığı Anı'larından :DİNLEYELİM..
"Devlet Reisi,doğruca sol tarafta kabul Salonunun bulunduğu birinci kata çıktı.
Bu Salon da bulunan her şey tamamen MİLLİ RUHU Tecessüm ettiriyordu.
Eşyalar,Halılar,Perdeler en küçük teferruat en küçük eşya hatta küçücük biblolar bile MİİLİ Havayı aksettiriyordu.Tüm bu eşyalar Harp yıllarında yapılarak kendisine armağan edilen Yurt İçi yadigarlardı.
Bakışlar bir anda Orta Masanın örtüsüne takılır,çünkü bu Masa Örtüsüne,bu merhametsiz işgalin başlangıcından beri Mukaddes bir Remiz olarak şu DUA İşlenmiştir :
"ZAFER ALLAHIN İZNİYLE BİZİMDİR VE GELMESİ YAKINDIR"
Koyu sarı kumaşla döşeli Mobilyanın yakınına yerleştirilen oymalı tahta ve Bektaşilerin remzi taşı olan yeşil Mermerden yapılmış ufak Masaların üstündeki
kül tablaları,sigara kutuları,kibritliklerin hepsi Anadolu mamulu birer Sanat eseridir.
Ve Duvarda çok anlamlı bir Tablo bulunuyor :BİRİ KIRILMIŞ İKİ KILICI,BEYAZ SATENDEN BİR ZEMİN ÇERÇEVELEMEKTE..BU İKİ KILICIN NE ANLAMA GELDİĞİ,SİYAH İŞLEMEDE ŞU ŞEKİLDEDİR."ADALETİN KILICI ZULMÜN KILICINI DAİMA PARÇALAR"..
(Bu anlatıma DİKKAT !)
Salondan Çalışma Odasına geçildi.Deri kaplı eşyada hep aynı MİLLİ Zevk görülmekte.Çünkü şu masa şu koltuk ve sandalyeler hep Ankara'lı İşçilerin Eseri.
DUVARLAR DA ASYA'NIN BÜTÜN MINTIKALARININ HARİTALARI İLE BÜTÜN TÜRK IRK'LARININ MUHTEŞEM SİLAHLARI ASILI..MENEVİŞLİ TABANCALAR,
ZENGİN KAKMALI KILIÇLAR,İNSANI HAYRAN BIRAKAN FİŞEKLİKLER,NADİR ZERAFETTE KABZALI TÜRK HANÇERLERİ,KAFKASLARDAN KARADENİZLİLERDEN GELEN ÇEŞİTLİ SİLAHLAR VE ARMA ŞEKLİNDE HAZIRLANMIŞ HARP SİLAHLARINDAN MÜTEŞEKKİL HARP SİLAHLARI..
(HELE HELE PRENSES KADRİYE HANIMIN ANLATTIĞI BU İKİ SİLAHA DAHA ÇOK DİKKAT.)
YAZI MASASININ ÜSTÜNDE,SOL KÖŞEDE MÜMTAZ BİR MEVKİDE ZİYA SAÇAN İKİ SİLAH !GAYET GÜZEL İŞLENMİŞ BİR HANÇER VE ALTIN KAKMALI BİR REVOLVER(")..
İŞTE MASANIN EN MÜMTAZ YERİNDE IŞIK SAÇAN BU İKİ SİLAH:
MUKADDES DAVA VE AZİZ VATANA İFA ETTİĞİ VAZİFELERİ DOLAYISI İLE;
KAHRAMAN TÜRK ORDUSUNUN EŞSİZ BAŞKUMANDANINA ŞÜKRAN İFADESİ OLARAK TAKDİM ETTİĞİ İKİ HEDİYESİDİR..
OLDUKCA ZAFİF ANCAK KESKİN BİR ANLATIMLA DEVAM EDİYOR PRENSES KADRİYE HANIM;
"GENÇ KAHRAMANIN PEK ŞAHSİ ZEVKİYLE DÜZENLENMİŞ BU ODA YA VE HER TARAFINI KAHRAMANLIK KUŞATAN BU ODA YA BAKIŞIMI GÖREN BU KAHRAMAN DEVLET REİSİ BİZE KESKİN BİR SES TONUYLA
"YAPACAKLARIMIZI BÜTÜN DÜNYA GÖRECEKTİR.SİLAH GÜCÜYLE YARATILAN BU MİLLET,NE HAKLARINDAN VAZGEÇEBİLİR,NE DE ECNEBİ SİLAHLARLA ÖLMEYE KARAR VEREBİLİR"DERKEN BU ÇELİK SES TONU ASLINDA BÜTÜN DÜNYA YA SESLENİYORDU..."
MISIR PRENSESİ KADRİYE HÜSEYİN HANIM
BENDE ŞU ANDA GÖK GÖZLÜ BAŞBUĞUMUZ ATATÜRK'ÜMÜZÜN ÇALIŞMA ODASINDA AYNI HEYECANI HİSSEDEREK ÖZÜM TÜRK ,KANIM TÜRK, CANIM ATATÜRK HEYECANIMLA ARŞLARDA ŞİMŞEKLER ÇAKTIRAN BÜTÜN TÜRK BUDUNLARININ :TANRI DAĞINDA UĞULDAYAN ,ÖTÜKENDE DOĞAN,URAL ALTAYLARDAN GELEN ATALARIMIN RUHLARININ ASALETİYLE BİRLEŞTİREN BÜTÜN TÜRK ÖZELLİKLERİNİ TAŞIYAN BÜYÜK TÜRK ATATÜRK'ÜMÜN ÖNÜNDE
BİR EMİR ERİ OLARAK "EMRET KOMUTANIM"DİYORUM..

.....VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUNN..
.....NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-İNADINA İLELEBET..!
SAYGILARIMLA
DERLEYEN
Gülsev EYÜBOĞLU
19 EKİM 2014
NOT:KAYNAK"MUKADDES ANKARADAN MEKTUPLAR"..

10 Ekim 2014 Cuma

GÜMBÜRDEYECEK GÖKLER,YARILACAK TOPRAKLAR..!

GÜMBÜRDEYECEK GÖKLER
YARILACAK TOPRAKLAR...!

DİNLE !EY SEFİL,DİNLE! ÇÖKECEK GÖK KAFESİ,
GÜMBÜRDEYECEK ARŞLAR,BU Kİ TÜRK'ÜN ÖFKESİ

BU Kİ TÜRK'ÜN ÖFKESİ,BU Kİ DAĞLARIN SESİ.
DİNLE!BAK,BU UĞULTU.BUDUR TÜRK'ÜN ÖFKESİ.

SUSUYORUM SANMAKİ,BU KORKUMDAN ÖTESİ !
SUSUYORUM ÇÜNKÜ BU,ASİL TÜRK'ÜN TÖRESİ.

DEVLETLERİ KURAN BİZ,ORDULARI KURAN BİZ.
KALLEŞ ZEBANİLERE KARŞI DURAN YİNE BİZ.

KÜÇÜCÜK KARINCAYA MERHAMETLE BAKAN BİZ,
ZALİMLER VAHŞETİNE KARŞI DURAN YİNE BİZ.

O DAĞLAR Kİ,O DAĞA ALP ADINI VEREN BİZ.
EDEP NAMUS ŞEREFİ İNSANA ÖĞRETEN BİZ.

KALLEŞCE ŞEREFSİZCE AKITTIN TÜRK KANINI,
TÜRK ÇOK İYİ TANIYOR DOSTUNU DÜŞMANINI.

PULA KULLUK ETMEYİZ,KURU EKMEK YERİZ BİZ!
NAMERDE EL AÇMAYIZ,BİZ ÇÖKMEYİZ ASLA DİZ.

ONURLUYUZ,NAMUSLU,ŞEREFLİYİZ HER ZAMAN
NE BOYUN BÜKERİZ BİZ,NE DİLERİZ EL AMAN !

YÜREĞİMİZ KAN DAMLAR,SABIR TAŞI ÇATLADI.
İÇİMİZDEKİ ÖFKE GÖKYÜZÜNE SIÇRADI !

GÜMBÜRDEYECEK GÖKLER BAŞINIZA ÇÖKECEK !
AKITILAN KANLARIN HESABI GÖRÜLECEK !!!

TÜRK'ÜN ALNI HEP DİKTİR VİCDANIDA TERTEMİZ.
ASLA ZİNCİRLENEMEZ TÜRK OĞLU TÜRKLERİZ BİZ.

EBEDİ BAŞKOMUTAN YOLUNDAYIZ HEPİMİZ
ÇAKMAK ÇAKMAK GÖZLERLE MUSTAFA KEMALLERİZ !

SAYGILARIMLA
GÜLSEV  EYÜBOĞLU

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-İNADINA İLELEBET