Bu Blogda Ara

3 Aralık 2015 Perşembe

Gülsev EYÜBOĞLU: SAATTIMM..!!BİRİLERİNİN ELİNDE TOKMAK HABİRE ÇAN'A...

Gülsev EYÜBOĞLU: SAATTIMM..!!BİRİLERİNİN ELİNDE TOKMAK HABİRE ÇAN'A...: BİRİLERİNİN ELİNDE TOKMAK HABİRE ÇAN'A VURUYOR..!! SAATTTIIMMMMMMMMMM..!!!!  "Birilerinin ELİNDE  Tokmak  habire ÇAN'a ...

Facebook sayfam

<iframe src="//www.facebook.com/plugins/follow?href=https%3A%2F%2Fwww.facebook.com%2Fgulseveyuboglu&amp;layout=standard&amp;show_faces=true&amp;colorscheme=light&amp;width=450&amp;height=80" scrolling="no" frameborder="0" style="border:none; overflow:hidden; width:450px; height:80px;" allowTransparency="true"></iframe>

11 Ekim 2015 Pazar

ÖZÜM TÜRK KANIM TÜRK CANIM ATATÜRK





12 Eylül 2015 Cumartesi

VE NİYE 12 EYLÜL YA DA BU HANGİ 12 EYLÜL ??..

"

VE NİYE 12 EYLÜL,YA DA BU HANGİ 12 EYLÜL?"...
Tarih,12 Eylül 1919 Yer Payitaht İstanbul;,İstanbul Hükümeti ile İngiliz Hükümeti arasında yapılan "gizli" anlaşma"
İngiliz kayıtlarında adı 12 Eylül 1919"Kostantinopolis"anlaşması...
OKUYALIM..!
1)İngiliz Hükümeti:Osmanlı İmparatorluğu üzerinde "genel bir manda yetkisine"sahip olmak şartıyla bağımsızlık ve toprak bütünlüğünü garanti eder.
2)-Konstantinopolis:Boğazların,İngiliz Hakimiyeti ve koruması altında olmak şartıyla Sultanlık ve Hilafet Merkezi olmaya devam eder.
3)-Osmanlı Devleti:Bağımsız bir "kürdistan"kurulmasına asla karşı çıkmayacaktır.
4)-İngiliz korumasına karşılık:Türk Hükümeti,İngiltere'ye Suriye ve Mezopotamya'daki İngiliz Hakimiyetinin korunması için destek verir ve aynı amaca yönelik olarak:Halife,Mezopotamya,Suriye ve diğer müslümanlarla yerleşik bölgelerde İngilizlere manevi destek vermeyi kabul eder.
5)İngiltere:Sultan otoritesine ve Hükümetine karşı kurulmuş yada kurulacak olan Çetelere(Milis kuvvetleri) yada Askeri Birliklere karşı Osmanlı Hükümetine Askeri destek vermeyi taahhüt eder.
6)-Osmanlı Devleti;Kıbrıs ve Mısır üzerindeki bütün haklarından vazgeçecektir.
7)-Bu konvansiyon,özel ve yarı resmi bir belge olarak kabul edilir.İngiliz Hükümeti,bu anlaşmada kabul edilen hususların gerçekleşmesi için Konferansta İstanbul Hükümetini desteklemeyi taahhüt eder.
8)-Barış koşulları Yüksek Konseyde karara bağlandıktan sonra Majesteleri Sultan Vahüdettin,Bu anlaşmanın 4. ve 5.maddelerindeki koşulları kapsayan ve bu anlaşmaya uygun yeni bir anlaşma yapmayı kabul eder.Sözü edilen anlaşmada tıpkı bu anlaşma gibi "gizli"olacaktır.
Kostantinopolis'te yapılan ve cift nüsha olan bu anlaşma iki tarafcada 12 Eylül 1919 günü imzalanmıştır.
Taraflar:
Majesteleri İngiltere Kraliyeti ve İngiltere Hükümeti adına
M.Fresrer ve H.N.Churchill
Masejteleri Osmanlı Sultanlığı ve Osmanlı Hükümeti adına
Sadrazam Damat Ferit Paşa
Kaynak:1942 Prof.Hikmet Bayur...................
12 Eylül 1919 günü Türk Hükümetinin"gizli"olarak İngiltere ile yaptığı bu anlaşma 6 asırlık Türk Payitahtı İstanbul'da yapıldı.İstanbul"Kostantinopolis"adıyla kayıt altına alındı.Yani yeniden Haçlılara teslim edildi.Kimler tarafından Türk Devleti'ni yönetenler tarafından...
Peki 12 Eylül 1919 günü yani aynı gün başka ne oldu?
Gazi Mustafa Kemal Paşa Başkanlığında toplanan Sivas Kongresi Bildirisi Sivas'ta halka açık toplantıda ilan edildi.
Yani 12 Eylül 1919 günü Türk Milleti,Gazi Mustafa Kemal Paşa önderliğinde bütün dünyaya ve yurdunu işgal edenlere ve ettirenlere karşı "resmi"olarak İSTİKLAL SAVAŞINI başlattı.
İstanbul Hükümeti Sadrazamı Damat Ferit Paşa'nın İngiliz Hükümeti ile yaptığı 12 Eylül 1919 Gizli Anlaşma'nın 8 maddelik şartlarında ,o günden bugüne Avrupa'lıların ya da Haçlıların Türk Devletine olan bakış açısında !!!!ne DEĞİŞTİ?
HİÇ bir şey değişmedi!Dedelerden torunlara nesilden nesile devam etti ve ediyor!
Atalarımız ne güzel buyruk vermişler!
"Tarih tekerrürden ibarettir"Evet tarihler tekerrür ettirilir hemde "özel gün"tekerrürleri yada rövanşları asla hiç unutulmadan!
12 Eylül 1919 günü Türk Milleti Sivas'ta bu"12 Eylül 1919 Kostantinopolis gaflet dalalet hiyanet anlaşması"nı yok edeceğini ilan etti..
Aynı tarih,12 Eylül 1919 Kostantinopolis"gizli"anlaşması
12 Eylül 1919 Türk Milletinin Sivas Kongresi "Vatan namustur satılamaz"Bildirisi...Bu bir tesadüfmü acaba?
VE yine 12 Eylül 1922 ,İzmir'den Türk Milletinin Ebedi Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Paşa: 40 asırlık TÜRK Vatanının TÜRK Milletine ait olduğunu bütün dünyaya ilAn ediyor!!
DİNLEYELİM !!!
"Akdeniz !!!Kahraman Askerlerimizin ZAFER teraneleriyle dalgalanıyor!Ordularımızın kabiliyet ve kudreti,bilumum düşmanlarımıza dehşet,dostlarımıza güven verecek mükemmellikte kendisini gösterdi.Büyük ZAFER,özellikle senin eserindir.BÜYÜK VE SOYLU TÜRK MİLLETİ!!Anadolu'nun İstiklali Zaferini tebrik ederken sana İzmir'den,Bursa'dan,Akdeniz ufuklarından Ordularının selamınıda sunuyorum"
Şimdiiiiiiiiii...
Büyük ve Soylu Türk Milletinin Ebedi Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Paşa,acaba niye özellikle 12 Eylül gününü seçti ?
Yanıtı 12 Eylül 1919 günü İngilizlerle imzalanan"gizli"hiyanet anlaşmasının maddelerinde..
VEEE...
VE NİYE 12 EYLÜL?
YA DA BU HANGİ 12 EYLÜL?
TABİİ Kİ ANLAYANA...!!!!!!!!
12 EYLÜL 2010
SAYGILARIMLA
GÜLSEV EYÜBOĞLU

6 Ağustos 2015 Perşembe

YABANCILARA MÜLK SATIŞLARI..18 Şubat 1856




=YABANCILARA MÜLK SATIŞLARI(18.Şubat 1856)=


Türk Osmanlı İmparatorluğu Avrupa Birliğine girmek için 3.kasım 1839 da Batılı Devletlerle Gülhane Hatt-ı Şerifi diye anılan anlaşma imzaladı.Bu anlaşmayla Batılı Devletlere verilen güvenceler 18.şubat 1856 yılında,Hatt-ı Hümayun anlaşmasıyla onaylandı.

    3.kasım 1839 Gülhane Belgesinin en önemli maddelerinden biri "yabancılara mülkiyet edinme izni"idi.O günlerin AB komiseri Fransız Jeanne Morel;kendileri için çok önemli olan mülk satışı maddesinin,çok büyük yerel direnişlerle karşılaştıkları için ancak 27 yıl sonra 18.şubat 1856 da güçlü Türk Hükümetinin gayretiyle yürürlüğe konulabilmiştir.

     AB Komiseri Jeanne Morel'in bu madde hakkında Batılı Devletlere sunduğu rapor;
     1-Yabancılara;tüm imparatorluk toprakları üzerinde yeni yasalara ve yeni polis yönetmeliklerine uyarak"toprak mülkiyeti edinme izni"verilecektir.Bu büyük bir maddi ilerlemeye yol açmak demektir.Ama,Türkiye'de;toplumsal ve siyasal açıdan sonuçlarının neler olacağının şimdilik araştırılması güç bir sorundur.
     2-Avrupa karasının coğrafi sınırları;öyle anlaşmalarla kararlaştırılmış sınırlardan oluşamaz.Marmara Denizi'nin iki yakası arasında öyle sıkı bir çıkar ortaklığı vardır ki bunun için her iki yaka da aynı güvence ve yasalara bağlı olmalıdır.Bu,Afrika ve Asya mülkleri bir kez politik olarak Avrupa'ya katıldıktan sonra;birilerinin gelip onun dengesini bozmasından,altüst etmesinden artık hiç korkulmasın.Ama Türk İmparatorluğunun tanzimatı(düzene sokulması) ne yazık ki uzun ve zahmetli bir iş olacaktır.Bu Tanzimat azar azar sızılarak yapılacaktır.
      3-Biz yabancılar;Hatt-ı Hümayun imzalanana kadar Türkiye'den;imparatorluk içinde mülkiyet hakkı elde edememişlerdir.
      4-Türk'ler;bu geniş ve verimli toprakların yer altı ve yerüstü zenginliklerini maalesef değerlendirememekte ve yabancılara mülk iznide vermedikleri için geri kalmışlardır.Onlardan daha bilgili Avrupadan gelip yerleşecek kolonilere;Türk Hükümeti büyük ümitlerle bakıyor.Hükümete göre Türkiyenin ilerlemesi buna bağlıdır.Bu da bizim için çok sevindiricidir.
     5-Nitekim Türk Hükümetine,İstanbul'a çağırdıkları Prof.Bay Heuschling şöyle öğüt verdi."O kadar uzun zamandan beri yabancılara tanınmayan bu doğruda mülk edinme,şimdi yaptığınız bu anlaşmayla( 18.şubat 1856 Hatt-ı Hümayun) tüm Avrupalıların bilimleriyle ve sermayeleriyle Türkiye'ye ve tarım çalışmalarına o kadar elverişli.Ziyaret yada üzerinde yerleşmeye gelen yabancılar;o kadar konukseverlik,vicdan özgürlüğü ve alışveriş özgürlüğü bulmaları için bu olanakları sağlayan bu toprağa akın etmelerine vesile olacaktır."
     AB Komiseri Jeanne Morel'in 1850 li yıllarda yazdığı bu raporlar demek ki bugünün AB komiserleri tarafından noktasına virgülüne dokunulmadan uygulamaya konuldu.
     Sonuç:1839 Gülhane ve 1856 Hatt-ı hümayun anlaşmalarıyla;koskoca Türk Osmanlı İmparatorluğunu AB üyesi yapacak olan bugünün Batılılarının dedeleri,1839 yılından başlayarak Osmanlı Hükümetleriyle birlikte uyum içinde koskoca İmparatorluğu Tanzimat(düzene koyma-uyum)yasalarıyla tanzim ettiler.1839 yılından 75 yıl sonra 1914 yılında tüm güçleriyle Çanakkale'ye dayandılar.Çanakkale'yi geçemediler.Ama yine çok uyumlu çalıştıkları Osmanlı Hükümetleriyle elele vererek tek kurşun atmadan 1919 yılında 550 yıllık Türk Payitahtı(Başkent) İstanbul'u ve tüm Türk topraklarını güneyden kuzeye doğudan batıya işgal ettiler.Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ün Başkomutanlığında TÜRK bu sefil planı yıktı darmadağın etti.Ancak ne garip tesatüftür ki tam 100 yıl sonra mayıs ve Haziran 1939 yılında İngiltere ve Fransa ile İnönü tekrar ticaret anlaşmaları yaptı.2006-1939=67 yıl ve bugün yine Avrupalılarla uyum(Tanzimat)yasaları bitirilmek üzere.Hemde Tanzimat Fermanları anlaşmalarının tıpkısının aynısı.ATA larımız tarih tekerrürden ibarettir dediler.
      "Gün ola,harman ola"
Saygılarımla 
Gülsev Eyüboğlu
23 Aralık 2006
TANRI TÜRKÜ KORUSUN-NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-İNADINA İLELEBET

28 Temmuz 2015 Salı

"EZELİ TÜRK DÜŞMANI BARZAN-İT'İ ALKIŞLAYANLAR..ŞEREF HAYSİYET YOKSUNLARI".


"EZELİ TÜRK DÜŞMANI BARZAN-İT'İ ALKIŞLAYANLAR..ŞEREF HAYSİYET YOKSUNLARI".

Gelen Kutusu
x




"TÜRK DEVLETİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NE ZEHİRLİ KİNİYLE DÜŞMAN ,ONBİNLERCE ŞEHİTLERİMİZİN YİĞİTLERİMİZİN KANLARIMIZ CANLARIMIZIN ALÇAKÇA KANÇIKCA SIKILAN HER KURŞUNDA,YOLLARINA DÖŞENEN HER MAYINDA SPONSOR OLAN TÜRK DÜŞMANI BARZAN-İT'İ ALKIŞLAYANLAR,HER ALKIŞINIZ KAHRAMAN ŞEHİTLERİMİZE HİYANETTİR.!!!KANLARIMIZ CANLARIMIZIN KAHRAMAN ASKERLERİMİZE HİYANETTİR..!!!KIRK ASIRLIK TÜRK YURDU TÜRK DEVLETİ'NE HİYANETTİR..!!!BUGÜN BARZAN-İT'İ ALKIŞLAYANALAR;ŞANLI ŞEREFLİ TÜRK TARİHİNE KARA BİR ZÜL OLARAK GEÇTİNİZ...TUUUUUUUUUUUUUUUUUUUU.."

"SULTAN ALP ARSLAN'I KANÇIKCA ŞEHİT EDEN HACCACİLERİN SOYSUZ TORUNU BARZAN-İTİ ALKIŞLATANLAR SULTAN ALP ARSLAN'IN ŞANLI ADINI AĞIZLARINA ALAMAZLAR..

"EBEDİ BAŞKOMUTAN MAREŞAL GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK;ŞANLI BÜYÜK TAARRUZU,KAHRAMAN TÜRK ORDUSU'NUN BÜTÜN HAZIRLIKLARI TAMAM OLDUĞU HALDE BİLE BİLE HÜCUM EMRİNİ 26 AĞUSTOS TARİHİNDE VERMİŞTİR..BU ZARARLILAR BU HUCÜM EMRİNİN ŞANLI TÜRK SULTAN ALP ARSLAN'IN 26 AĞUSTOS TARİHİNDEKİ HUCÜM EMRİ OLDUĞUNU NANKÖRCE BİLMEZLİKTEN GELİRLER..YİNELİYORUM TÜRK OĞLU TÜRK KAHRAMAN ATA'MIZ GAZİ SULTAN ALP ARSLAN'IN ADI ŞANLIDIR,ŞEREFLİDİR..BİLİNE..!!"

"KIRK ASIRLIK TÜRK YURDUNDA TÜRK'E ZEHİRLİ KİNLERİYLE TÜREYEN,TÜRETİLEN GAFLET DALALET HİYANET ÇETELERİ,EZELİ TÜRK DÜŞMANLARI HAÇLILARIN ÇIZIKTIRDIĞI KAĞIT PARÇALARIYLA TÜRK DEVLETİ'NİN TÖRELERİNİ BOZAMIYACAKSINIZ...!!!ASİL TÜRK MİLLETİNİN EBEDİ BAŞKOMUTAN(BAŞBUĞ)I MAREŞAL GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK KOMUTASINDA ŞANLI TÜRK ORDULARI KANLA İRFANLA KURDU BU CUMHURİYETİ...BİLİNE..!!!

"SEN,SULTAN ALP ARSLAN'NIN KESİP ATTIĞI TIRNAK OLAMAZSIN !HANGİ YÜZLE O TÜRK OĞLU TÜRK BÜYÜK KOMUTAN'NIN ADINI AĞZINA ALIYORSUN ?
SEN,BUGÜN O TÜRK OĞLU TÜRK BÜYÜK KOMUTANI KANÇIKCA ŞEHİT EDEN ŞEREFSİZ HACCACİİLERİN TORUNLARIYLA BERABERSİN.."
BİZ TÜRKLER DELİ'KANLIYIZ..
TÜRK OLMAK ŞEREFTİR,ŞEREFSİZLER ANLAMAZ..
VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUNN..
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-İNADINA İLELEBET
BİR DELİ TÜRK..ÖZÜM TÜRK KANIM TÜRK CANIM ATATÜRK
GÜLSEV EYÜBOĞLU
01 EKİM 2012


HANİ KARA HİYANET ÜÇÜNÇÜ KUŞAK MONDROS BASINI HAİNLER;
ARAP BAHARI DİYE ÖVE ÖVE BİTİREMEDİKLERİ KENDİ ÜLKELERİNE İHANET EDEN SÖZDE ÖZGÜRLÜK VE DEMOKRASİ HAİNLERİNİ SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİNDE(FACEBOOK VE DİĞER)ÖRGÜTLENDİLER DİYE BALLANDIRA BALLANDIRA ANLATIYORLARDI YA,
İŞTE BİZLERDE TOPYEKÜN GAFLET DADALET VE HİYANET ÇETELERİNE KARŞI ,BÜTÜN ENGELLEMELERE KARŞIN O ÇOK ÖVDÜKLERİ SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİNDE VARIZ..!!
YILLARDIR GOOGLE VE YAHOO GRUPLARINDA  "EZELİ TÜRK DÜŞMANLARI ZEHİRLİ KİNLİ HAİNLERE "KALEM KILIÇTAN KESKİNDİR"İLKEMİZLE DEYİM YERİNDEYSE ÇALA KALEM SAVAŞTIK VE SAVAŞIYORUZ..
ANCAK O ÇOK ÖVDÜKLERİ SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİNDE DE ,BU HAYSİYET YOKSUNU ŞEREFSİZLERİN KARŞISINDA;
TÜRK-TÜRKÇE-ATATÜRKÇE DURUŞUMUZLA VARIZ !!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-İNADINA İLELEBET....
NOT:ONBİNLERCE ŞEHİTLERİMİZİN(ASKER-POLİS-SİVİL)BAŞ KATİLLERİ,BARZAN-İTİNİ İSTANBULDA PARTİ KONGRESİNE ÇAĞIRARAK
SALYALARIYLA ALKIŞLAYANLAR ,İMRALIDAKİ ŞEREFSİZ PİÇ'E SAYIN DEDİRTENLER KAHRAMAN TÜRK SUBAYLARINI"TERÖRİST",KAHRAMAN TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNİ"TERÖR ÖRGÜTÜ"DİYE HAİN KAHPE PUSULARDA İFTİRALARLA YARGILATANLAR..
ŞİMDİLERDE SALYA SÜMÜK
KAHRAMAN TÜRK ORDUSUNUN POSTALLARINI ÖPÜYORLAR..
TOPYEKÜNN KAHROLUNN TAAMMÜDEN VATAN HAİNLERİ.
Gülsev EYÜBOĞLU
29 TEMMUZ 2015

TUUUUUUUUUUUUUU....TUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUU...!!!

TUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUU..

OTURMUŞSUNUZ SIRÇA KOLTUKLARINDA HABİRE BİZ TÜRKLERİN ECDATLARINA SALDIRIYORSUNUZ!!
KİMİNİZ ULU ORTA KİMİNİZ DOLAYLI !!
YAZIKLARRR OLSUNNN !!HARAM OLSUNNN ŞEHİTLERİMİN KANLARI!!
HARAM OLSUN ÇANAKKALEDE KUTULAMAREDE SAKARYADA DUMLUPINARDA KANLARINI CANLARINI VEREN DEDELERİMİZİN NENELERİMİZİN KANLARI !!
BU NE GAFLETTİR Kİ GÖZLERİNİZDE SİNSİ PARILTILARLA MISIR'IN HALLERİNİ AHH KEŞKE TÜRKİYE'DE DE OLSA VAR DİLLERİNİZDE DE HAÇLILARIN DİKTE ETTİRDİĞİ CÜMLELER!!
TUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUUU  !!
 
TÜRKİYE DEVLETİ 1077 YILINDA TUĞRUL HAN'IN EMRİYLE GAZİ SÜLEYMAN ŞAH TARAFINDAN KURULDU.1080 YILINDA ULUSLARARASI RESMİ YAZIŞMALARDA  TÜRKİYE DEVLETİ OLARAK TAMGALANDITÜRKİYE DEVLETİ 29 EKİM 1923 YILINDA REJİMİNİ CUMHURİYET OLARAK TAMGALAYARAK YOLUNA DEVAM ETMEKTEDİR..
EBEDİ BAŞKOMUTAN(BAŞBUĞ)GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK BÜYÜK TÜRK MİLLETİNİN DİRENİŞ RUHUDUR !!GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ASLAA KENDİ DEVLETİNE DEĞİL O GÜN YEDİ DÜVEL DENİLEN VE TÜRK TOPRAKLARINI HAYASIZCA HUNHARCA KUDURGAN KİNLERİYLE İŞGAL EDEN AVRUPA'YA KARŞIDIR.
 
ASLAAA UNUTTURAMAZSINIZ !!
SANIYORMUSUNUZ Kİ SİZ ATATÜRK'E SALDIRDIKCA ONU UNUTTURUYORSUNUZ??
ASLAAAAAAAA AKSİNE BÜYÜK TÜRK MİLLETİNİN RUHUNA YENİDEN İŞLİYORSUNUZ!!
"GAFLET DALALET HİYANET"GENETİKTİR BEYLERR!!,HANIMLARR!!

BİR DELİ TÜRK
GÜLSEV EYÜBOĞLU
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-İNADINA İLELEBET..
04 ŞUBAT 2011

NOT:BU İLETİM 4 ŞUBAT 2011 TARİHİNDEKime: sekizincigun@tv8.com.tr..PROĞRAMINA TARAFIMDAN GÖNDERİLMİŞTİR..
SAYGILARIMLA

"Kara HİYANET Mondros'un 3.Kuşak Mütareke BASINI YASTA..Bu YAZIM,30 Aralık 2011 Tarihlidir..

" Kara HİYANET Mondros'un üçüncü kuşak Mütareke BASINI YASTA !!

Gelen Kutusu
x
    Hemde ne YAS !
    Çatal dilleri hayasızca  gece gündüz demedenTÜRK'e tıslayan,Kahraman TÜRK Subaylarına yüzlerinde hain iğrenç gülümsemelerle hayasızca İFTİRA atan,Kırk Asırlık TÜRK Yurdunu vilayet vilayet parçalara ayıran bu Ezeli TÜRK Düşmanları Haçlıların,hayasız"yerli misyonerleri"Güdümlü TV.lerinde,paçavra Gazetelerinde neredeyse zırıl zırıl ağlamaklı YAS talar..
   Bugün onların tüm güdümlü Gazetelerinde manşet manşet "kaç-akçı"larına taziye deler.
   Hemde masummm "Kaç-akçı"larına,vayy vayy vayyy !...
   Artık bundan öte bende öfkemi kontrol etmeyeceğim birileri kusura bakmasınlar !
   Ne demiş ATAlarımız"Kalem Kılıçtan keskindir" Senelerdir hayasız kalemleriyle TÜRK Milletine alçakça gripsikoharp uygulayanlara layığıda budur !
   Bu sanal savaş meydanında;ne imla kuralı ne nezaket,ne internet kuralı geçmez !!Bu alçak şerefsizlere aynıyla misliyle karşılık verilir..
   YAS tasınız öylemi hayasız sefiller..
   Ne işleri vardı sizin o masum "kaç-akçı"dediğiniz hemde tam da pkakalı piçlerle aynı yaşlarda o kançık şerefsiz soysuzların çöreklendiği mağaraların yolların da HA ??ÖYLE Mİ ??
    En son alçakça şerefsizce kalleşçe pusularda ŞEHİT olan 24 TÜRK Yiğiti'nin Albayraklara sarılı Tabutlarında Topyekün TÜRKİYE ağlarken neredeydiniz HA??Nerede ?Sanatçı dediğiniz pespayeleri çıkarıp çıkarıp oynattınız alçaklar!!
    Sanki kançıkça akan akıttırılan TÜRK'ün tertemiz KANları üzerinde tepinircesine Eyyy hainler !!!..
   Kaç-akçı"larınızın anaları ağılıyormuş görüyorum ki çook üzüldünüz çokk!!
Paki ya biz TÜRK Anaları yıllardır sökülen ciğerlerimizle ,sizin hiç utanmadan "barış elçisi"ilan ettiğiniz eli kanlı alçak organize cinayet şebekesi pkakalı PİÇlerinize,alçakça pusularda silah çektirdiğiniz bomba attırdığınız yollarına mayınlar döşettirdiğiniz,kançık ezeli düşmanlığınızla kininizle katlettirdiğiniz oğullarımızın kabir topraklarını"oğul"diye diye gözyaşlarımızla sularken hiç üzüldünüz mü?HAYIR aslaa üzülmediniz ....
   Gaflet Dalalet Hiyanet genetiktir !
İşte sizin bu soysuzluğunuz hain cibilliyetinizden geliyor..
Ezeli TÜRK düşmanlığınız bundandır !!
   Tuuuuuu o soysuzluğunuza arsızlığınıza hayasızlığınıza tuuuuuu !!..
   Yıllardır gözümüzün içine baka baka Amerikalı Coni oldunuz,Avrupalı Haçlı oldunuz,ermeni oldunuz,pkakalı oldunuz,TÜRK' e devamlı kafir diyen Arap oldunuz !!Havasını soluduğunuz,ekmeğinizi yediğiniz Kırk Asırlık TÜRK Yurdunda;Asil TÜRK Milletine alçakça hiyanetlerinizle yapılacak en büyük ihanetleri yaptınız !Utanmadan hayasızca kinle nefretle alçakça !!
    Ağlayın ağlayın hayasızca YAS tutun...
    Ancaakkk artık son'un son'undasınız !..
   Ya derhal defolun gidin,kirlettiğiniz TÜRK Topraklarınızı derhal terketin..
   Ya da biliniz ki Büyük TÜRK Milleti üç buçuk soysuzdan korkmaz alın Yedi Düvel Ordunuzuda gelin !!Nerede sizde o yürek beeee ..
    Haydeeeeeeeeeee !!
   Gün gelir topyekün TÜRK'ün ARŞlara çıkan öfkesini tadacaksınız..
   BİLİNE..
  30 Aralık 2011
  Gülsev Eyüboğlu

3 Mayıs 2015 Pazar

3 MAYIS TÜRK'ÇÜLÜK DAVASI VE GÜNÜ NEDİR..?

3 MAYIS TÜRK'ÇÜLÜK DAVASI VE GÜNÜ NEDİR ?
Başbakan Şükrü Saraçoğlu:
5 Ağustos 1942 günü TÜRKİYE Büyük Millet Meclisinde;
"Biz Türküz,Türkçüyüz ve daima Türkçü kalacağız.Bizim için Türkçülük,bir Kan meselesi olduğu kadar bir vicdan ve kültür meselesidir.Biz azalan ve azaltan Türkçü değil,çoğalan ve çoğaltan Türkçüyüz ve her vakit bu istikamette çalışacağız"
Konuşması yapar..
Başbakan Şükrü Saraçoğlu'nun açıklamalarına rağmen:
Devletin tüm kadrolarına "kominist"yerleştirildiğini söyleyen Edebiyatçı Yazar Hüseyin Nihal Adsız:ORHUN Dergisinde Başbakan Şükrü Saraçoğlu'na 1 mart 1944 ve 1 Nisan 1944 de iki açık mektup yazar.Bu mektuplarında Ahmet Cevat Emre,Sabahattin Ali,Sadrettin Celal Antel ve Hasan Ali Yücel'i "kominist"olarak Başbakana şikayet eder..Nihal Atsız,Başbakan'a hitaben yazdığı mektuplarında şikayet ettiği kişilere oldukca hakaretamiz hitabette bulunur..
Bu hakaret içeren ifadeleri için Sabahattin Ali; Hüseyin Nihal Atsız'a hakaret davası açar..
.26 Nisan 1944'te Ankara'da başlayan ilk mahkeme, dönemin Milliyetçi gençleri tarafından hınca hınç doldurulur. Mahkeme, 3 Mayıs 1944'e ertelenir.
3 Mayıs 1944 günü Hüseyin Nihal Atsız'a destek için,gençler,Ulus meydanında"kominizm"aleyhine yürüyüş yaparak Başbakanlığa yürümek isteyince
165 Üniversiteli Genç tutuklandı..Gençleri kışkırttığı ve ırkçılık yaptığı gerekçesi ile Hüseyin Nihal Atsız ,duruşmadan çıktıktan sonra tutuklanmıştır.
Tutuklamalar seri halinde devam ederek: Hasan Ferit Cansever, Fethi Tevetoğlu, Alparslan Türkeş, Nurullah Barıman, Zeki Özgür Sofuoğlu, Fazıl Hisarcıklı, Hüseyin Nihal Atsız, Hüseyin Namık Orkun, Nejdet Sançar, Saim Bayrak, İsmet Rasin Tümtürk, Cihat Savaş Fer, Muzaffer Eriş, Fehiman Altan, Yusuf Kadıgil, Cebbar Şenel, Zeki Velidi Togan, Orhan Şaik Gökyay, Hikmet Tanyu, Reha Oğuz Türkkan, Hamza Sadi Özbek, Cemal Oğuz Öcal, Said Bilgiç olmak üzere toplam 23 sanık yargılanmıştır. 29 Mart 1945 Perşembe günü verilen kararla 13 sanık beraat etmiş,
Prof. Dr. Zeki Velidî Togan, Hüseyin Nihal Atsız, Reha Oğuz Türkkan, Nurullah Barıman, Cihat Savaşfer, Nejdet Sançar, Dr. Fethi Tevetoğlu, Alparslan Türkeş, Orhan Şaik Gökyay,Cebbar Şenel ve Cemal Oğuz Öcal’a 10 yıla kadar uzanan değişik hapis ve sürgün cezaları verilmiş,diğerleri beraat etmiştir. Daha sonra dâvâ Askerî Yargıtay’a taşınmıştır. Yüksek Mahkeme 1. İstanbul Sıkıyönetim Mahkemesi’nin bu kararını “usul ve esas yönünden” bozmuştur. Tutuklu sanıkların hemen salıverilmesini ve davanın 2. Sıkıyönetim Mahkemesinde görülmesini kararlaştımıştır. Bu karar, 26 Ekim 1945 günü, yıldırım telgrafı ile İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığına bildirilerek tutukluların hemen salıverilmesi sağlanmıştır. Böylece, kimi Türkçüler için 1 yıl beş buçuk ay süren hapis ve zindan hayatı sona ermiştir.Zeki Velidi Togan, Alparslan Türkeş, Nihal Atsız, Reha Oğuz Türkkan, Cihat Savaş Fer, Nurullah Barıman, Fethi Tevetoğlu, Nejdet Sançar, Cebbar Şenel ve Cemal Oğuz Öcal 26 Ekim 1945'e kadar tutuklu kalmıştır.
...3 MAYIS TÜRKÇÜLÜK GÜNÜ OLARAK ANMA ,ASKERİ CEZAEVİNDE TUTUKLU BULUNAN NECDET SANCAR VE ÜÇ ARKADAŞI TARAFINDAN 3 MAYIS 1945 GÜNÜ ÖRTÜSÜZ SİYAH BİR MASADA ANT İÇİLEREK BAŞLATILMIŞTIR....

3 Mayıs TÜRKÇÜLÜK GÜNÜ anılırken sadece Hüseyin Nİhal ATSIZ'ı değil
Tümünü SAYGI İLE ANMAMIZ ŞARTTIR..
ASLINDA BİZ TÜRKLER İÇİN HER GÜN TÜRKÇÜLÜK GÜNÜDÜR..
SAYGILARIMLA..
DERLEYEN
GÜLSEV EYÜBOĞLU
3 MAYIS 2015
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-İNADINA İLELEBET..

30 Nisan 2015 Perşembe

#HEPİMİZ TÜRKÜZ..

‪#‎HEPİMİZTÜRKÜZ‬..
Ben TRabzon'luyum..NENEmin bize anlattığı
Kahpe,kançık ermenilerin Trabzon ve İlçelerinde yaptıkları Vahşet,insanlık dışı
TÜRK Soykırımı Cinayetlerinin küçük çocuk belleğimde hala acısını hissederim..
İçimizde çöreklenen kahpe ermenicilerin
Zehirli Kinlerinin tıslayan çatal dillerindeki
Kahpeliklerinde ATAlarımıza yapılan hunhar katliamların aşağılık şerefsizliği vardır..
Günü geldiğinde,belki bugün belki bugündende yakın TÜRK,e hesap vereceksiniz..
Biz TÜRKler,Delikanlıyız..
Varlığım TÜRK Varlığına Armağan Olsun..
‪#‎NeMutluTürkümDiyene‬-İnadına İlelebet..
Türk Gülsev Eyüboğlu

29 Nisan 2015 Çarşamba

29 NİSAN 1916 ŞANLI TÜRK ORDUSUNUN KUT'ÜLAMARE ZAFERİ..KUTLU OLSUNN..

29 NİSAN 1916ŞANLI TÜRK ORDUSUNUN KUTÜLAMARE ZAFERİ .!!
VE TÜRKİYE'NİN NATO'YA ÜYE OLDUĞU 1952 YILINA KADAR
TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ TARAFINDAN "KUT"BAYRAMI OLARAK KUTLANIYORDU...
> Kahraman TÜRK Ordusunun Çanakkale de yazdığı destanlara Irak-Kutülamare
> destanlarıda eklenmelidir.Yıllar öncenin İtilaf Devletleri;o topraklara
> "demokrasi ve özgürlük"getirmek ve sözüm ona Arapları Türk işgalinden
> kurtarmak için geldiler.
> Eylül 1915-Birinci Kutülamare çarpışmalarında İngilizler
> kazandı.Komutan Halim bey ve 1800 askerimiz esir alındı 3000 askerimiz şehit
> oldu ve isimsiz mezarlarında yatıyorlar(ruhları şad olsun).Şaddülarap
> bölgesinde de yerli halk ingilizlerin tarafındaydı.
> İngiliz dostluğu ve Türk düşmanlığı vardı.İngilizler çoğunluk halkı
> ;Türklerin işgalinden kurtaracağız diye satın almıştı.İngilizler öyle nefret
> tohumları ektilerki,Araplar Ammare Hastanesini basarak tüm yaralı Türk
> Askerlerini cenbiyelerle şehit ettiler.
> Nurettin Paşa komutasındaki Türk Birlikleri ise çekildikleri savunma
> hattında direniyorlardı.Bu arada Kutülamare'ye çekilen İngilizler,Türk
> Birliklerince kuşatıldılar.Yerli halk tarafındanda desteklenen İngiliz
> kuvvetleri sayı ve cephane bakımından,Türk kuvvetlerinden daha avantajlı
> durumdaydı.
> 22.kasım 1915 de,İngilizler tekrar Türk Birlikleri savunma hattına
> saldırdılar.45.Tümen kahramanca direndi,İngilizler 4500 asker kaybettiler.
> 21 ocak 1916 sabahı İngilizler;bu sefer Halit Bey komutasındaki nehir
> kenarındaki birliklerimize gambotlarla saldırdılar.Göğüs göğüse geçen
> savaşta;yine İngilizler 8000 asker kaybetti ve İngilizler Kut kasabasına
> çekildiler.İngiliz Komutan General Townshead,Halit Paşaya 1 milyon sterlin
> rüşvet teklifinde bulundu.Halit Paşa bu kirli teklifi şiddetle reddetti.
> Paranın her kapıyı açan anahtar olduğuna inanan İngilizler,kirli
> rüşveti 2 milyon sterline çıkardılar.Halit Paşa yine şiddetle bu çirkin
> teklifi geri çevirdi.
> İngilizler o gece,Türklerin eline geçmesin diye Kut kasabasında ki
> cephaneliklerini imha ettiler.İngiliz General esir alındı.29.nisan 1916 da
> İngiliz Birlikleri Kut'u terkettiler.
> Halit Paşa;ordusuna yazılı olarak şöyle seslendi.
>
> " KAHRAMAN ORDUMA
> Yiğitler,Aslanlar,Kahramanlar !!
> 1-)Bugün Türklere şeref,İngilizlere kara meydan olan bu topraklarda
> binlerce,yüzbinlerce şehidimiz yatıyor.Bu toprakların semalarında olan
> ecdadımızın ruhları şadolsun.Hepinizi pak alınlarınızdan öperek cümlenizi
> kutluyorum.
> 2-)200 seneden beri tarihimizde yaşanmayan zaferlerden Çanakkaleden sonra bu
> ikinci zaferi bize ihsan ettiği için Cenabı Allaha şükürler olsun.
> 3-)Ordum;Kutülamare savunmasında ve saldıran düşman karşısında 350 subayını
> ve 10000 neferini şehit verdi.Ruhları şadolsun.Teslim olan İngilizlerdede
> 30000 kayıp vardır.
> 4-)Şu iki farka bakınız.Cihanı hayrete düşürecek büyük fark.Tarih bu zaferi
> yazmakta kelime bulmada çok güçlük çekecektir.
> 5-)Görüyorsunuz ki Türk gücü,inancı;İngiliz inatçılığını,saldırganlığını
> kırdığı birinci muhabere Çanakkale ikinci muharebe zaferi burada yaşadık.
> 6-)Bu topraklarda tamamen yalnız bırakıldık lakin süngü ve iman dolu
> göğsümüzle kazandığımız bu şeref gelecekteki askeri başarılarımızın parlak
> bir başlangıcı olacaktır.
> 7-)Bugüne KUT Bayramı adını veriyorumOrdumuzun her neferi,her sene bugünü
> ansın ve anarken;bu çöllerde mezarı belli olmadam yatan kahraman
> evlatlarımıza yasinler,fatihalar okusun.Şühedamız kızıl kanlarla yeniden
> doğarken,uzuvlarının bir çok bölümünü bu çöllerde bırakan gazilerimize sahip
> çıkalım,gazilerimizde gelecekteki zaferlerimize dua etsinler.
>29 Nisan 1916
>>>Mirliva
> Halil(Tuğgeneral)
>> Vl.Ordu Kumandanı> (Bu kahraman Ecdadımız daha sonra 1919 yılında Hükümeti devirmeye teşebbüs iftirasıyla tutuklanarak Malta Zindanlarına gönderilmiştir.Hemde İngiliz Savaş gemisiyle,İngilizler yenilgilerinin intikamlarını mevcut Hükümet eliyle yaptırmışlardır)
==================================================================== KAHRAMAN ECDATLARIMIZIN AZİZ RUHLARI ÖNÜNDE SAYGIYLA DİZ ÇÖKÜYORUM..
SAYGILARIMLA
GÜLSEV EYÜBOĞLU
29 NİSAN 2006
NOT:BU YAZIM 29 NİSAN 2006 TARİHLİDİR VE HER 29 NİSAN GÜNÜ
KAHRAMAN ORDUMUZUN"KUT"BAYRAMI OLARAK ONURLA GURURLA PAYLAŞIYORUM..ŞANLI TÜRK ORDULARININ"KUT"ZAFER BAYRAMI KUTLU OLSUNN..29 NİSAN 2015





16 Mart 2015 Pazartesi

DAMARLARIMIZDAKİ ASİL KANIMIZ ATAMIZZ..




İŞGALCİ KUDUZ HAÇLI İNGİLİZLERİN 15/16 MART 1920 UYKUDA İKEN KALLEŞCE ŞEHZADEBAŞI KARAKOLU BASKINI....!!!!

İŞGALCİ KUDUZ HAÇLI İNGİLİZLERİN 15/16 MART 1920 UYKUDA İKEN KALLEŞCE ŞEHZADEBAŞI KARAKOLU BASKINI....!!!!

İşgal altındaki İstanbul'da, Şehzadebaşı'nda, Onuncu Kafkas Fırkası ve Mızıka Takımı erlerinin koğuş olarak kullandığı, Letafet Aparmanı karşısındaki binaya İngiliz askerleri tarafından baskın yapıldı. Koğuşlardaki 61 askerin üzerine rast gele ateş açan İngiliz askerleri, beklenmedik bir şeklide baskına uğrayan ve karşı koyma fırsatı bulamayan erlerden 4'ünü şehit ettiler.
Olay 15-16 Mart gecesi sabaha karşı 05.45’te gerçekleştirildi. İçlerinde 60 kadar İngiliz askeri bulunan iki kamyon, Letafet Apartmanı önüne gelir. Araçlardan biri burada İngiliz askerlerini indirir. Diğerleri ise Saraçhanebaşı’na giderek güvenlik önlemi alır. Bir başka İngiliz aracı da Süleymaniye yönünde güvenlik unsuru olarak konuşlandırılmıştır. Böylelikle bina çembere alınmış ve herhangi bir yardım gelmesinin de önü kesilmiştir.
Araçtan inen İngiliz askeri ile başlarında bulunan bir İngiliz subay, kapıda nöbet tutan askerin uyarılarına aldırmamış ve askeri etkisiz hale getirmeye çalıştı. Nöbetçi askerin yardım istemesi üzerine gelen nöbetçi onbaşısı da olaya müdahale etmeye kalmadan İngiliz subayının ateşi üzerine yaralandı. Koğuşlara yönelen İngiliz askerleri, koğuşlarda henüz uyumakta olan Karargâh ve Mızıka Takımı'ndan 61 Mehmetçiğin üzerine rast gele ateş açtılar. Beklenmedik bir şeklide baskına uğrayan ve karşı koyma fırsatı bulamayan askerlerden 2’si şehit olurken 5'i de yaralandı.
Karargâhın Mızıka Takımı askerleri üst katta kalıyorlardı. Aşağıdaki koğuşta saldırı devam ederken 15 kadar İngiliz askeri de yukarı, Mızıkacıların koğuşuna giderek koğuştaki askerleri koridora çıkarttılar. Mızıka Çavuşu kendilerinin mızıkacı olduğunu söyler ve mızıka aletlerini gösterir. Buna rağmen, silahsız bulunan ve hiçbir mukavemet gösteremeyen erlere İngiliz zabiti ateş emri verir. Burada da erlerden 2'si şehit düşer, 2 er ise yaralanır, diğer erlerin bir kısmı ise firar ederek ve yere yatarak sağ kalmayı başarmışlardır.
Bu arada, baskının devam ettiğini Fırka Karargâhından duyarak olay yerine koşan Fırka Yaveri Cemal Efendi’ye de ateş edilir, Cemal Efendi yaralanır. Karargâh Komutanı Nail ve Hesap Memuru Muavini Arslan ve Alay Kâtibi Bekir Zeki Efendiler de gözaltına alınarak İngilizlerce işgal edilmiş olan Bayezit Meydanı’ndaki Jandarma Kumandanlığı Dairesine götürülür.
Yaklaşık bir saat süren bu baskının neticesinde 4 asker şehit olmuş, 9'u ise yaralanmıştır. Bir askerin ise akıbeti belli değildir. Baskın Türk ordusu zabitan kadrosu üzerinde derin bir üzüntü ve buna bağlı olarak intikam alma duygusu uyandırmıştır. Bunun en bariz örneği ise 24’üncü Tümen Komutanı Yarbay Mahmut Bey'in baskına misilleme olarak Ankara ve Eskişehir’den çıkarılan İngiliz birliklerine 25 Martta Geyve civarında yaptığı taarruzdur. Yarbay Mahmut Bey, İngilizlere yaklaşık 5-6 kayıp verdirerek Şehzadebaşı Karakolu’nda uykuda iken basılarak şehit edillen askerlerin intikamını aldığını rapor etmiştir.
Şehzadebaşı Baskını neden yapıldı ?
Baskının işgal altındaki İstanbul'da mümkün olduğu kadar daha fazla dehşet havası verilmek istenilmesinden dolayı gerçekleştirildiği sanılmaktadır. Ancak Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Şehzadebaşı Baskını’nın gerekçesinin, İngilizlerin, Onuncu Kafkas Fırkası Kumandanı Kemalettin Sami Bey’i alıkoymak istemeleridir. Çünkü işgalci İngilizlerin hedefinde Karakol Cemiyeti ve yöneticileri de bulunduğundan, Kemalettin Sami Bey de bu cemiyetin kurucu ve yöneticilerinden olduğundan baskının bu sebeple yapılmış olması ihtimali yüksektir.
Şehzadebaşı Baskını
İşgal altındaki İstanbul'da, Şehzadebaşı'nda, Onuncu Kafkas Fırkası ve Mızıka Takımı erlerinin koğuş olarak kullandığı, Letafet Aparmanı karşısındaki binaya İngiliz askerleri tarafından baskın yapıldı. Koğuşlardaki 61 askerin üzerine rast gele ateş açan İngiliz askerleri, beklenmedik bir şeklide baskına uğrayan ve karşı koyma fırsatı bulamayan erlerden 4'ünü şehit ettiler.
Olay 15-16 Mart gecesi sabaha karşı 05.45’te gerçekleştirildi. İçlerinde 60 kadar İngiliz askeri bulunan iki kamyon, Letafet Apartmanı önüne gelir. Araçlardan biri burada İngiliz askerlerini indirir. Diğerleri ise Saraçhanebaşı’na giderek güvenlik önlemi alır. Bir başka İngiliz aracı da Süleymaniye yönünde güvenlik unsuru olarak konuşlandırılmıştır. Böylelikle bina çembere alınmış ve herhangi bir yardım gelmesinin de önü kesilmiştir.
Araçtan inen İngiliz askeri ile başlarında bulunan bir İngiliz subay, kapıda nöbet tutan askerin uyarılarına aldırmamış ve askeri etkisiz hale getirmeye çalıştı. Nöbetçi askerin yardım istemesi üzerine gelen nöbetçi onbaşısı da olaya müdahale etmeye kalmadan İngiliz subayının ateşi üzerine yaralandı. Koğuşlara yönelen İngiliz askerleri, koğuşlarda henüz uyumakta olan Karargâh ve Mızıka Takımı'ndan 61 Mehmetçiğin üzerine rast gele ateş açtılar. Beklenmedik bir şeklide baskına uğrayan ve karşı koyma fırsatı bulamayan askerlerden 2’si şehit olurken 5'i de yaralandı.
Karargâhın Mızıka Takımı askerleri üst katta kalıyorlardı. Aşağıdaki koğuşta saldırı devam ederken 15 kadar İngiliz askeri de yukarı, Mızıkacıların koğuşuna giderek koğuştaki askerleri koridora çıkarttılar. Mızıka Çavuşu kendilerinin mızıkacı olduğunu söyler ve mızıka aletlerini gösterir. Buna rağmen, silahsız bulunan ve hiçbir mukavemet gösteremeyen erlere İngiliz zabiti ateş emri verir. Burada da erlerden 2'si şehit düşer, 2 er ise yaralanır, diğer erlerin bir kısmı ise firar ederek ve yere yatarak sağ kalmayı başarmışlardır.
Bu arada, baskının devam ettiğini Fırka Karargâhından duyarak olay yerine koşan Fırka Yaveri Cemal Efendi’ye de ateş edilir, Cemal Efendi yaralanır. Karargâh Komutanı Nail ve Hesap Memuru Muavini Arslan ve Alay Kâtibi Bekir Zeki Efendiler de gözaltına alınarak İngilizlerce işgal edilmiş olan Bayezit Meydanı’ndaki Jandarma Kumandanlığı Dairesine götürülür.
Yaklaşık bir saat süren bu baskının neticesinde 4 asker şehit olmuş, 9'u ise yaralanmıştır. Bir askerin ise akıbeti belli değildir. Baskın Türk ordusu zabitan kadrosu üzerinde derin bir üzüntü ve buna bağlı olarak intikam alma duygusu uyandırmıştır. Bunun en bariz örneği ise 24’üncü Tümen Komutanı Yarbay Mahmut Bey'in baskına misilleme olarak Ankara ve Eskişehir’den çıkarılan İngiliz birliklerine 25 Martta Geyve civarında yaptığı taarruzdur. Yarbay Mahmut Bey, İngilizlere yaklaşık 5-6 kayıp verdirerek Şehzadebaşı Karakolu’nda uykuda iken basılarak şehit edillen askerlerin intikamını aldığını rapor etmiştir. "ALINTI..
NOT:1950 YILINA KADAR ŞEHZADEBAŞI KARAKOLU ŞEHİTLERİMİZE ANMA TÖRENİ YAPILIRDI ANCAK ADNAN MENDERES ANMA TÖRENLERİNİ KALDIRMIŞTIR..ANCAK 16 MART 2005 GÜNÜ O DÖNEM 1.ORDU KOMUTANI OLAN SAYIN ORG.HURŞİT TOLON PAŞA ŞEHZADEBAŞI KARAKOLU BASKINI ANMA TÖRENİ DÜZENLEMİŞTİR..
SAYGILARIMLA
GÜLSEV EYÜBOĞLU

16 MART 1920 İSTANBUL'UN VE TÜRKİYE'NİN İŞGALİNİN RESMİ OLARAK İLAN EDİLMESİ..

16 MART 1920 İSTANBUL'UN VE TÜRKİYE'NİN İŞGALİNİN RESMİ OLARAK İLAN EDİLMESİ..

13 KASIM 1918 SALI GÜNÜ KUDUZ HAÇLILAR,
HANİ BİRİLERİ ONLARA YEDİ DÜVEL DİYORSA HAH İŞTE O EZELİ TÜRK DÜŞMANLARI AVRUPALILAR 72 PARÇA SAVAŞ GEMİLERİ İLE İSTANBUL'U İŞGAL EDEREK BOĞAZİÇİNE DEMİRLEDİLER..
O DÖNEM DÜŞMAN İŞBİRLİKÇİSİ HAİN HÜKÜMET BU KUDUZ İŞGALİ KAMUOYUNA BATILI DOSTLARIMIZIN BİZİ RUSYA'YA KARŞI KORUMAK İÇİN GELDİLER DİYE DUYURDU..

11 ŞUBAT 1919 GÜNÜ KUDUZ HAÇLILARIN VERDİĞİ LİSTELERLE TÜRK ORDUSUNDA KOMUTANLAR VE SUBAYLAR TUTUKLANMAYA BAŞLANDI..
SEBEP NE OLARAK GÖSTERİLDİ"HÜKÜMETİ YIKMAK VE DARBEYE TEŞEBBÜS VE ERMENİLERE KARŞI ZÜLUM YAPMAK"
NE TESADÜF DEĞİLMİ 11 ŞUBAT 2011 GÜNÜ SİLİVRİ'DE CEZAEVİNİN ETRAFI SARILARAK TÜRK ORDUSU KOMUTANLARI TUTUKLANDI..
NEDENİNİ EĞER BİLMEYEN VARSA EE ARTIK BU AHMAK MANKURTLARA ANLATMAYA GEREK YOKTUR..
13 KASIM 1918 GÜNÜ BAŞLAYAN ÖRTÜLÜ İŞGAL ,BÜYÜK TÜRK MİLLETİ
YOKOLMAKTAN KURTARMAYA ANT İÇEN VE 13 KASIM 1918 GÜNÜ ÖĞLEDEN SONRA HAYDARPAŞA GARINDA TRENDEN İNEN FERİK GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA DİŞLERİNİ SIKARAK"GELDİKLERİ GİBİ GİDECEKLER"DİYEREK

DÜŞMAN DONANMASININ ARASINDAN GEÇEREK İSTANBUL'DA TÜRK VATANINI KURTARMA GİZLİ ÇALIŞMALARINI TAMAMLAYARAK 19 MAYIS 1919 GÜNÜ KANLARIYLA CANLARIYLA VURUŞMAK İÇİN KARARGAHI İLE SAMSUNA ÇIKARAK 21 HAZİRAN 1919 GÜNÜ AMASYA'DA İŞGALCİ KUDUZ HAÇLILARA
VE ONLARLA İŞBİRLİĞİ İÇİNDEKİ İÇERDEKİ ŞEREFSİZLERE KARŞI SAVASACAKLARINI İLAN ETTİ.
SÜREÇ ARTIK TÜRK'ÜN YA İSTİKLAL YA ÖLÜM KANA KAN İNTİKAM SAVAŞI İDİ..FERK GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA VE ASİL TÜRK MİLLETİ İLE BAŞEDEMİYECEĞİNİ ANLAYAN KUDUZ HAÇLILAR VE ONLARIN AŞAĞILIK ŞEREFSİZ İŞBİRLİKÇİLERİ HÜKÜMET VE PADİŞAH 16 MART 1920 GÜNÜ İSTANBUL VE TÜRKİYE'NİN ÖRTÜLÜ İŞGALİNİ RESMİ İŞGAL OLARAK İLAN EDİLDİĞİ AŞAĞILIK KAHPE GÜNDÜR..

TÜRKİYE'NİN YEDİ DÜVEL HAÇLILARIN ELİNDEN VURUŞA VURUŞA TÜRK DEVLETİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN KURUCUSU MAREŞAL GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'Ü YOK SAYMAYA,FOTOĞRAFLARINI DEVLET KURUMLARINDAN KALDIRARAK AYNEN O AŞAĞILIK İŞGAL GÜNLERİNDE
DÜŞMANLA İŞBİRLİĞİ YAPANLARIN YAPTIĞINI ALÇAKLIĞI YAPMAYA ÇALIŞANLAR,ÇİZİKTIRDIKLARI KAĞIT PARÇALARI İLE KIRK ASIRLIK TÜRK YURDUNU DEDELERİNİN HAİN GENETİK KİNLERİNİN DÜŞMANLIĞI İLE
DÜŞMANA KANSIZ TESLİM ETTİKLERİNİ SANARAK AĞIZLARINDA SALYALARI İLE "TÜRK"YOKTUR,"TÜRK"ÜN ADINI SİLDİK ŞEREFSİZLİĞİ İLE ŞİMDİLERDE
TÜRK DEVLETİ TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ ORTADAN KALDIRDIK ZAFER NARALARI ATARAK EN SON ÇANKAYA KÖŞKÜNDEN TÜRK'ÜN DÜNYA DURDUKCA CUMHURBAŞKANI OLAN ATATÜRK'ÜN ARMASINI SÖKTÜLER !!!
TARİHİ AŞAĞILIK KİNLERİNİZLE TEKERRÜR ETTİRDİNİZ ÖYLE Mİ ??
EEE HAYDE BAKALIM..
BU KEZ GELDİĞİNİZ GİBİ GİDEMİYECEKSİNİZZZZ..
TOPYEKÜN AKDENİZ'E GÖMÜLECEKSİNİZZ..TOPYEKÜN..
BİLİNE..
BİZ TÜRKLER DELİ'KANLIYIZ..

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE-İNADINA İLELEBET
GÜLSEV EYÜBOĞLU
16 MART 2015