Bu Blogda Ara

9 Kasım 2012 Cuma

ATAMIZ DİYOR Kİ"ADAM FESİ ATAR ŞAPKAYI TAKAR AMA ALNINDA FESİN İZLERİ VARDIR"..


ATAMIZ DİYOR Kİ"ADAM,FESİ ATAR ŞAPKAYI TAKAR AMA ALNINDA FESİN İZLERİ VARDIR".....VE TABİİ Kİ ANLAYANA !!

9 Kasım 2012 Cuma, 21:24 · tarihinde Gülsev Eyüboğlu tarafından eklendi



         1933-GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK;

          "Bazı şeyler vardır ki,kanunla emirle düzeltilebilir.Ama bazı olaylarda vardır ki;kanunla emirle ,milletçe omuz omuza boğuştuğunuz halde düzelmezler.Adam,fesi atar şapkayı takar ama alnında fesin izleri vardır.
          Siz,sarıkla dolaşmayı yasaklarsınız,hiç kimse sarıkla dolaşamaz,ama o kişilerin başındaki görünmeyen sarıkları yok edemezsiniz.Onunla sadece boğuşursunuz.Yeni bir zihniyet yeni bir ahlak yerleşinceye kadar boğuşmaya devam edersiniz.
         VEEE..SONUNDA BAŞARILI OLURSUNUZ."

       1-29.Ekim 1923 Cumhuriyetimiz kuruldu.Vatanımızda taş taş üstünde bırakmayan işgalciler ve işbirlikçileri yenildi.Ama Asil TÜRK Milleti belkide tarihinin en acı günlerini yaşıyordu.Şehirler,kasabalar ve hatta köyle yakılıp yıkılmış.Tarlalardaki ürünler bile yok edilmişti.Açtılar,çıplaktılar,hastaydılar ama onurlu ve başları dimdikdi.Asil TÜRK Milleti,Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK e güveniyordu.Önce "iç göç"hareketlerinin önlenmesi için Sanayi tesisleri kuruldu.Iğdır-Nazilli-Malatya-Edirne-Isparta-Konya Ereğli-İzmit-Kayseri-Kastamonu-Keçiborlu-Kırıkkale-Uşak-Tosya-Maraş-Gemlik-Aksaray-Susurluk-Bünyan-Kütahya.
       2-Batılıların;sermayeleri olmadığı için bağımsızlıklarını koruyamayacaklarını söylediği TÜRK DEVLETİ Türkiye Cumhuriyeti;bütün dünyanın hayretle dolu bakışları Sivil Havacılıkta çok büyük başarıya ulaştılar.Artık Uçak yapıyorlardı.8 kişi kapasiteli yolcu uçakları ihracatını ilk Danimarkaya yaptılar.Uçak üretimini Makine Kimya Enstitüsü MKE gerçekleştiriyordu.Ancak 1945-1947-1950 li yıllarda ABD ile yapılan ikili anlaşmalardan sonra Uçak üretimine son verildi.
      Üretilen son 56 uçaklık üretim 52 tanesi sipariş verenlere kalan 4 taneside Ürdün'e hediye edilmek suretiyle üretime son verildi.Evet.maalesef doğru.
        3-1850 li yıllarda ,Osmanlı Türk Devleti ile Batılılar arasında da Tanzimet ve Islahat Fermanları adlarıyla ikili anlaşmalar yapıldı.1874 yılında Koskoca Cihan Devleti Ekonomik olarak iflasını ilan etti.1881 yılında Düyun-u Umimiye Konseyi kurularak hazine batılı devletlere devredildi.
       4-1918 li yıllara gelindiğinde Osmanlı Türk Devletinin;uygarlaşma adına 1854 yılında aldığı ilk dış borçlar 160 milyon Osmanlı altını tutarındaydı.Türk Devleti Türkiye Cumhuriyeti;bu borcun Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde harcanan 108 milyon Osmanlı altını borcun ödenmesini kabul ederek 1928 de Duyun-u Umimiye Konseyi ile 1367 sayılı kanun la anlaşma yaptı.Ödemeler 1929 yılında başlayıp 1952 yılında sona erecekti.Ancak 1929 yılında Dünya çok büyük bir ekonomik krizle çalkalanınca,1932 yılında yeni bir anlaşma ile borç tutarından %37 indirim yapıldı.Borç son taksiti 1952 de ödenerek bitirildi.
        5-1936 yılında TÜRK Ekonomisinin son 200 yıldan sonra 25 milyon lira dış ticarette ihracak fazlası oldu.
        6-Türk Devleti Türkiye Cumhuriyetinin 1924 yılında ilk bütçesi yapıldı.Bütçe 118.254.222 lira idi.Adalet e 4.5 milyon-Savunmaya 33 milyon-İçişlerine 15 milyon,Bayındırlık imara 15 milyon ayrıldı.
        7-1923 yılında Türklere ait hiç bir Banka yoktu.Olan Bankaların sahipleri yabancılardı.Yabancılarda personel olarak daima rumları,ermenileri ve diğer azınlıkları çalıştırıyordu.
        8-1929 yılında çıkan ekonomik kriz bütün ülkeleri devrilen domino taşları gibi allak bullak ederken,Türkiye Cumhuriyeti uyguladığı Devletçilik politikasıyla en az zararla kurtuldu.Madencilik,Elektrik Santrallrı,Tarım,Gıda,Kimya,Makine,Giyim,kömür sanayileri Devletce desteklendi.
        9-İstiklal Savaşımız başladığında;bütce sıfır noktasındaydı.Kesinlikle karşılıksız para basımına gidilmedi.Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK;1924 yılından 1938 yılına kadar hükümetler tarafından kendisine acil ihtiyaçlar olarak kendisine getirilen bütün karşılıksız para basma tekliflerini reddetti.
      10-1924 yılında hiç olmayan altın stoku,1937 yılında 26100 tona ulaştı.Yine hiç olmayan döviz stoku 28 milyon dolara ulaştı.
      11-1929 yılında tüm dünya piayasalarını allak bullak eden çok büyük ekonomik krizden Türkiye Cumhuriyeti uygaladığı önlemlerle etkilenmedi.Almanya;tamamen TÜRK Modeli"Kambiyo Kontrol Rejimini"uygulayarak enflasyonu önledi.Paralarını "serbest döviz rejimi"nde tutan diğer ülkeler;paralarının müthiş bir şekilde değer yitirmesini önleyemediler.
      Yazımı Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ümüzün 1 Mart 1922 yılı TBMM konuşmasından bir bölümle bitiriyorum
      "Efendiler..Yetişecek evlatlarımıza ve gençlerimize görecekleri eğitim ve öğrenimlerinin sınırı ne olursa olsun.İlk önce ve her şeyden önce Türk Devleti Türkiye Cumhuriyetnin istiklaline,kendi kimliğine ve milli kültürüne geleneklerine düşman olan bütün unsurlarla mücadele etmesi gereği ve sorumluluğu öğretilmelidir.Dünyada geçerli olan milletlerarası ilişkilere göre,böyle ulvi bir mücadelenin gerektirdiği ruhi ve milli unsurlardan yoksun bireylerden müteşekkil milletlere,yaşam ve egemenlik yoktur."

        
        NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
        TÜRK ÖĞÜN ÇALIŞ GÜVEN
         
        Saygılarımla
        Gülsev EYÜBOĞLU

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder